Lenin’in, Genç Komünistler Birliği Kongresi’nde Yaptığı Konuşma (1920)

Lenin’in, Genç Komünistler Birliği Kongresi’nde Yaptığı Konuşma (1920)

Sosyalizmi öğrenmek için neye gereksinim duyarız? Sosyalizmin bilgisini elde etmek için genel bilgi toplamından neleri seçip ayırmalıdır? İşte, ne zaman sosyalizmi öğrenme görevi yanlış biçimde sunulsa ya da fazlasıyla tek yanlı olarak yorumlansa, birdenbire karşımıza çıkan birkaç tehlike...

Doğal olarak, insanın aklına gelen ilk düşünce, sosyalizmi öğrenmenin, kitaplarda içerilmiş bulunan bilginin toplamını yutarcasına öğrenmek anlamına geldiği oluyor. Ancak, sosyalizmin incelenmesinin böyle bir tanımı, fazlasıyla kaba ve yetersiz olacaktır.

Lenin’in, Genç Komünistler Birliği Kongresi’nde Yaptığı Konuşma (1920)Eğer sosyalizmin incelenmesi salt kitaplardakilerin yutarcasına öğrenilmesiyle kalsaydı, çok kolaylıkla kitap cambazları ve kabadayılarımız olurdu. Bu da çoğu zaman bize zarar verecektir; sosyalizmi kitaplar ve broşürlerde bulunanlardan ezbere öğrenmiş böyle kişiler, bu bilgiyi bir araya getirmekte ve komünizmin gerçekten istediği biçimde davranmakta yetersiz kalacaklardı.

Bize eski kapitalist toplumdan kalan en büyük kötülüklerden ve talihsizliklerden biri, kitapların pratik hayattan tümüyle ayrılmış “kopuk” oluşudur. Çünkü, içlerinde her şeyin en iyi biçimde betimlendiği kitaplarımız vardır; ancak bu kitaplar, çoğu durumda, komünist toplumu yanlış betimleyen en iğrenç ve ikiyüzlü yalanlardan oluşmaktadır. Bu yüzden, komünizm hakkındaki kitaplarda yazılanların salt ‘rutin’ bir özümlenişi son derece yanlış olacaktı. Biz artık, konuşmalarımızda ve yazılarımızda, daha önceden komünizm hakkında söylenenleri salt tekrarlamakla kalmıyoruz; çünkü bizim konuşma ve yazılarımız, bütün alanlardaki günlük çalışmalarımızla bağlantılıdır. Çalışma olmaksızın, mücadele olmaksızın, komünist kitap ve broşürlerden elde edilmiş ‘rutin’ bir komünizm bilgisi değersiz olacaktır; çünkü, kuramın eylemden o eski ayrılmışlığını, eski burjuva toplumunun en iğrenç özelliğini oluşturan o eski ayrımı sürdüren budur.

Eski okul, her şeyi tıka basa dolduran, öğrencilerin beynini tıkayıp köstekleyen, yararsız, gereksiz ve yavan bir bilgi yığınını yutarcasına öğrenmeye zorlayan ve genç kuşağı tornadan çıkmış memurlar durumuna getiren bir okuldu. Ama bundan, insanlığın bilgi birikimini ele geçirmeden komünist olunabileceği sonucunu çıkarırsanız büyük bir yanılgıya düşersiniz. Komünizmin kendisinin bir sonucu olduğu bilgi toplamını ele geçirmeden, sosyalist bilimin sonuçları olan sloganları ezbere öğrenmenin yeteceğini düşünmek yanlıştır.

Marksizm, komünizmin insanın bilgi toplamından nasıl doğduğunu gösteren bir örnektir.

Asıl olarak Marx’ın yarattığı sosyalist kuramın, sosyalizm biliminin, bu marksizm öğretisinin -bir deha bile olsa- tek başına 19. yüzyılın bir sosyalistin ürünü olmaktan çıktığını; dünyanın her yanında, bu öğretiyi kapitalizme karşı mücadelelerinde uygulayan milyonlar ve on milyonlarca proleterin öğretisi olduğunu okumuş ve duymuşsunuzdur.

Marksizmin neden en devrimci sınıftan milyonlarca ve on milyonlarca insanın kalbini kazandığını soracak olursanız, alacağınız bir tek cevap olacaktır: Çünkü Marx’ın dayanağı, kapitalizmde kazanılan insan bilgisinin sağlam temeliydi. İnsan toplumunun gelişme yasalarını inceleyen Marx, kapitalizmin gelişmesinin kaçınılmaz olarak sosyalizme yol açtığını anlamıştır. Asıl olan, Marx’ın bunu ancak bu kapitalist toplumun en kesin, en ayrıntılı ve en derin incelenmesi temeli üzerinde kanıtlamış olmasıdır; bunu başarabilmesinin nedeni de, daha önceki bilimin örettiklerini tümüyle özümlemiş oluşuydu.

Biz, insan toplumunca yaratılmış olan her şeyi, bir tek ayrıntısını bile ihmal etmeden, eleştirici bir gözle inceledik. İnsan düşüncesinin yarattığı her şeyi inceledik, eleştirdik, işçi sınıfı hareketinde denemeden geçirdik ve burjuva sınırlamalarıyla çevrilmiş ya da burjuva önyargılarıyla bağlanmış kişilerin çıkaramayacağı sonuçları çıkardık...

Eski okuldan, genç insanların kafalarını, onda dokuzu yararsız, onda biri de çarpıtılmış çok büyük miktarda bilgiyle yükleme sistemini almamalıyız. Ama bu, kendimizi komünist sonuçlarla sınırlayabileceğimiz ve yalnızca komünist sloganları belleyeceğimiz anlamına gelmez. Komünizmi bu yolla yaratamayacaksınız. Ancak kafanızı insanlığın yarattığı bütün bilgi hazineleriyle zenginleştirerek komünist olabilirsiniz.

Tıka basa doldurmaya gereksinim duymuyoruz; ama, temel olguların bilgisiyle her öğrencinin kafasını geliştirmeye ve kusursuzlaştırmaya kesinlikle gereksinim duyuyoruz. Çünkü, elde ettiği bütün bilgi kafasında sindirilmemişse, komünizm boş bir şey, salt bir yafta, komünist de salt bir kabadayı olacaktır. Bu bilgiyi yalnız özümlemek değil, eleştirerek özümlemek zorundasınız; öyle ki, yararsız süprüntülerle tıka basa doldurmayın kafanızı, ama eğitim gören çağdaş insandan ayrılamayacak olan bütün olgularla zenginleştirin.

Bir komünist bu bilgiyi, geniş çapta ciddi ve sıkı bir çalışmaya girişmeden, eleştirici bir gözle incelemesi gereken olguları anlamadan, kaptığı hazır sonuçlara bakarak, sosyalizmi salt kurumlanmak için alırsa, çok kötü bir komünist olacaktır. Böylesi yüzeysellikler kesinlikle ve son derece zararlıdır. Az şey bildiğimi biliyorsam eğer, daha çoğunu öğrenmek için uğraşacağım; ama bir insan komünist olduğunu ve hiçbir şeyi adamakıllı bilmek gereğini duymadığını söylüyorsa, asla komünist falan olamayacak demektir.


Konuyla ilişkili diğer makaleler