Metal Fırtınasının Bugünü ve RENO’da (RENAULT) Sendikalaşma Süreci

Metal Fırtınasının Bugünü ve RENO’da (RENAULT) Sendikalaşma Süreci

TÜRK-İŞ’e bağlı TÜRK METAL Sendikası’nın (TM), MESS dayatmalarının hepsini kabul ettiği günlerde DİSK’e bağlı BİRLEŞİK METAL-İŞ grev kararları aldı.

Hükümetin bu grevleri erteleme kararı aldığını hepimiz biliyoruz. Greve çıkan kimi işyerlerinin de yasağa rağmen grevi devam ettirdiğini gördük.

Bu süreçte Birleşik Metal-İş, grevleri sonlandırma kararı aldı. Ancak kimi iş yerlerini MESS’den koparıp farklı sözleşmeler imzalamayı da başardı.

Türk Metal’de tek istisna BOSCH sözleşmesiydi... BOSCH işçileri sendika üzerinde baskı kurarak, diğer işyerlerinden daha iyi şartlarda bir sözleşme imzalanmasını sağladılar.

Bunun üzerine Türk Metal’de örgütlü diğer işyerleri ‘’BOSCH sözleşmesinin” kendilerine de uygulanmasını istediler. Sendika ve MESS bunu reddedince, istifalar ve direniş günleri başladı.

RENO, MAKO, OTOTRİM, COŞKUNÖZ başta olmak üzere fabrikalar TM dışında bir iç örgütlenme sağladılar ve mücadeleye başladılar. Artık TM’yi fabrikalarında görmek istemiyorlardı...Hızla TM’den istifalar başladı.

Bu süreçte özellikle RENO’da, “kendi sendikamızı biz kuralım” görüşü yayılmaya başladı. Bazı politik çevreler de “Sendikaya gerek yok. İşyeri komiteleri bize yeter” çalışmasını tabanda örgütlemek için çalıştılar.

Bu günlerde gerekli uyarılarımızı yaptık. TM’den istifalarla yeni sendikal örgütlenmenin birlikte yürümesi gerektiğini söyledik. MESS’in kolay boyun eğmeyeceğini, işten atılma dalgasının gelebileceğini söyledik. Sendikasızlığı savunmanın, mücadelenin gerisine düşmek olduğunu ifade ettik.

Bir politik çevre buna şiddetle karşı çıktı. İşyeri komiteleriyle herşeyin yapılabileceğini savundu. Direnişin yükseldiği, işçilerin TM’den istifa ettiği günlerde, yeni sendika örgütlenmesinin başlamasını engellemek için çalıştı. Beklenen oldu. İşten atılma dalgası geldi. Kimi fabrikalar HAK-İŞ’e bağlı ÇELİK-İŞ’e geçti.

Birleşik Metal-İş, örgütlenme çalışması başlattı. Kimi işyerlerinde çoğunluğu sağladı.

Bu arada, beklenmeyen bir gelişme oldu. İş kolu barajı %3’ten %1’e düşürüldü. Bunun üzerine, düne kadar, “işyeri komiteleri yeter” diyen grup aceleyle bir sendika kurdu.

TOMİS sendikasını kuran dernek, bunun tek doğru adres olduğunu söylemeye başladı. Düne kadar, tüm direnişin kendi örgütlerinin eseri olduğu propagandasını yapanlar, işten atılan işçiler için “Onlar bizim örgütlülüğümüzde değil. Sorumlusu biz değiliz” dedi. Kendi sendikalarını kurmak isteyen RENO işçilerine de ‘’Bakın biz sizin sendikanızı kurduk’’ dediler.

Bu tavırları tepkiyle karşılandı. Düne kadar DİSK’i, işten atılan işçilere sahip çıkmamakla suçlayanlar, hiç bir sorumluluk üstlenmiyorlardı. RENO işçisine, “biz sizin için sendika kurduk” diyorlardı. Kendi derneklerinde kurdukları sendikayı işçilere dayatmaya başladılar. İşçiler bu durumu gördü. RENO sözcüleri sendikalarla görüşmeler yaptılar. TOMİS’e de gittiler Birleşik Metal-İş’e de.

Bu süreçte MİB ve TOMİS, RENO sözcülerini satılmış olmakla suçladılar. Direnişin öncüleri, dernek sendikasına güvenmemişti. Henüz tek bir üyesi olmayan TOMİS, RENO sözcülerini “Bizim verdiğimiz yöneticilik maaşını az buldular, 5-6 bin TL maaş almak için RENO’yu Birleşik Metal-İş’e götürecekler’’ diyerek suçladı.

Bundan sonra da güven tazeleme olanakları hiç kalmadı. Her şeyin şeffaf ve açık olacağı sözünü veren dernek ve sendikasının, gelen sözcülere yöneticilik teklif ettiği, hatta maaş pazarlığına girmek istediği ortaya çıktı.

RENO işçileri, “Biz en başında kendi sendikamızı kurmak istedik. Bu doğru. Ama sendikayı biz kuracaktık. Bizim adımıza siz sendika kurun diye bir şey söylemedik” diyerek noktayı koydular.

Birleşik Metal-İş, RENO’da üye kampanyasını başlattı. Çelik-İş zaten üye yazmaya başlamıştı. Hala... ‘’Bizi bekleyin. En iyisini biz yapacağız. Sendikalara kayıt olmayın’’ diyen yapı, kimseye güven vermiyor.

Birleşik Metal-İş, RENO da çoğunluk sendikası olacaktır.

Tüm yaşananlara rağmen, birlikte çalışmanın olanakları vardır. Bir partinin, bir derginin, bir derneğin sendikası olmaz...

Sınıf ve kitle sendikacılığında birleşmek gerekiyor.

Sendikalarda işçilerin söz ve karar sahibi olması için birlikte davranmak gerekiyor.

Zincirlerimizi kırmak için, birlikte davranmaya ihtiyacımız var.


Konuyla ilişkili diğer makaleler