BHH içinden HDP’ye destek artıyor...

BHH içinden HDP’ye destek artıyor...

EHP’nin açık destek içeren açıklamasının ardından BHH içinde yer alan bileşenlerden kimileri de HDP’ye destek olacaklarını açıkladı. Aydın ve sanatçılarla birlikte yayınladıkları deklerasyonla seçimlerde HDP’yi destekleyeceğini açıklayan geniş bir grup, organize olmak üzere bir toplantı yaptı...

BHH içinden HDP’ye destek artıyor...MMO İstanbul-Karaköy Şubesi salonunda yapılan toplantıya geniş katılım sağlandı. Toplantı iki aşamalı olarak organize edildi. İlk bölümde ‘’Neden HDP yi desteklemeliyiz’’ konusunda görüşler belirtildi. İkinci bölümde ise, “Kendi bağımsız çizgimizi koruyarak, aktif bir seçim çalışmasını nasıl yaparız’’ tartışıldı. Toplantıda sivil toplum kuruluşlarında aktif görev alan bireylerle birlikte, ÖDP de yönetici konumunda olan isimlerin de bulunması dikkat çeken bir durumdu. Gazeteci yazar Ertuğrul Mavioğlu, Evrensel Gazetesi yazarı Ender İmrek, yazar Seray Şahiner, sinemacı Nur Sürer, Taksim Dayanışması’ndan Mimar Mücella Yapıcı, Avukat Yıldız İmrek, Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey Üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen, Avukat Can Atalay, Ömer Kamil Kartal, Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sibel Uzun, Hakan Öztürk, TTB Merkez Konseyi eski Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, eğitimci İlknur Birol, İsmet Aktaş, 68’lilerden Bingöl Erdumlu, Gün Zileli, eski TSİP yöneticisi Ali Kar, ÖDP kurucularından Doğan Halis, Masis Kürkçügil, Laz Marks Haldun Açıksözlü, yazar Aslı Tohumcu, Nermin Yıldırım ile siyasi parti ve sivil toplum kurumu temsilcileri ve farklı kesimlerden yurttaşlar toplantıya katıldı.

Birinci bölümde söz alan konuşmacıların üzerinde durdukları temel yan “Seçimlerde oyumuzu HDP’ye vermeli ve barajı aşmalıyız’’ vurgusuydu.

Söz alanlardan kısa cümleler aktaralım.

Gülsüm Kav: “Ortadoğu ve Türkiye için çok önemli, tarihi bir seçime yaklaşıyoruz. Türkiye’de bir parlementer bir sistemin kalıp kalamayacağı belli değil. İç güvenlik yasasının olacağı bir seçimlere gireceğiz. Türkiyede böyle bir durum varken seçimler bizim için çok önemlidir. HDP barajı geçerse bu meclisteki dengeler bozulacak ve diktatörlüğü bir nevi engelleyebileceğiz.

Doğan Halis: “Bu çağrıya kulak vermek gerektiğini düşünüyorum. 8 Haziran’dan sonra bizim için çok güzel olacak. Gerçek anlamda tarihsel bir süreçteyiz. Kürt halkının ve Türk halkının birlikte verdikleri sol mücadele başlamış durumda. HDP’ye destek şart. Gerekirse üyesi de oluruz.

Can Atalay: “HDP’yi desteklemeliyiz. Kendi bağımsız seçim çalışmamızı yapmalıyız. Özellikle de sokakta aktif olmalıyız. Organize olmalıyız. Bu çalışmanın da bir yürütmesi olmalı.

Eriş Bilaloğlu: “HDP’yi desteklemek şart. Bunu yaparken bağımsızlığımızı korumalı HDP’lileşmemeliyiz.

İlknur Birol: “Seçim çalışmasının aşağı yukarı prensipleri bellidir. Önemli olan bunların düzenli olarak yapılmasıdır. Bu çalışma sokakta malına sandıkta mıhına vurma çalışmasıdır bence. Önemli olan bunun için mücadele etmek ve barajı geçmesini sağlamaktır.

Mücella Yapıcı: “Bu çağrının vebali neyse, 8 Haziran’dan sonra ne olacaksa da hepsini taşımaya razıyım. Bugün eşit yurttaşlığı sokakta daha fazla dile getirebilmek için bu seçimler çok önemlidir. Oylanmış diktatörlük olan AKP iktidarına dur demeliyiz. Bu yüzden bu çağrının vebali çok büyüktür. AKP’ye karşı en çok mücadele eden parti olduğu için HDP’yi bir kadın olarak destekliyorum.

Kamil Kartal: “AKP’yi geriletemezsek 8 Haziran’da nefes alamayacağız. HDP’ye şartlar değil ama talepler sunabiliriz. 1 Mayıs’a katılımı talep edebiliriz. Soma anma mitingine katılım, Gezi’de katledilenlerin davalarına daha duyarlı olmalarını talep edebiliriz. Birlikte adım atmanın koşullarını yaratabiliriz. 8 Haziran’da gençlerin işçilerin halkın nefes alması için bu çalışmayı yapmalıyız.

Nezih Kazankaya: “İlk defa iktidarın alaşağı edilmesi değil geriletilmesi tarifini kullanıyoruz. Seçimlerin önemli olduğunun görülmesi kıymetli. HDP’yi sadece Kürt hareketi olarak değil dayanışabileceğimiz, içlerinde sosyalistlerin de olduğu bir siyasi hareket olarak görmeliyiz.

Sibel Uzun: “Bilelim ki solun Türkiyeleşme sürecinin neferleriyiz, Kürt hareketinin Türkiyelileşmesinde sol da kendine düşen görevi üstlenmelidir. Halk toplumsallaşan çizgilerin yanında oluyor. Bize düşen de sonuna kadar tutarlı olmaktır.

Ertuğrul Mavioğlu: “Toplumun ikna edilmesi konusunda pratik öneriler bulmalıyız. Bağımsız seçim çalışması yaparken kafa karışıklığı yaratmamalıyız, kaş yapalım derken göz çıkarabiliriz. Eğlenceli bir seçim kampanyası istiyorum. Sosyal medya, capsler vs. AKP’nin gönderilmesi merkezli bir kampanya bekliyorum. Hesaplara göre HDP’nin artıracağı milletvekilleri AKP’nin kayıpları. HDP’nin giremediği meclis gayrimeşrudur. AKP’nin karizmasını çizmemiz lazım. AKP tarihin çöplüğünde yerini alacak.

Koray Türkay: “Barajı yıkıp AKP’yi geriletme gerçeği çok önemli. Dayanışmamızın başka bir karşılığı var. Bu da devrimci olanakların yaratılmasıdır. Yakın veya orta vadede devrimle sonuçlanabilecek bir sürecin içerisindeyiz. 1 milyon insanın ıslık çalmasının bile politik bir anlamı vardır. AKP’yi yıkmak isteyenlerin HDP’den uzak durmasını anlayamıyorum. Merkezlere yönelebiliriz, sokaktaki çalışmaları HDP’yle yürütmeliyiz.

Volkan Bulut: “Yel değirmeni dayanışmasından, 10’dan sonra organizasyonundanım. Burayı duymak bize de enerji verdi. Birbirimize destek olabiliriz diye buraya gelmek istedim. Seçim çalışması organizasyon istiyor. İletişim, üretim (fakir üretimi için, herkese açık), örgütlenme, HDP’yle temas, organizasyon, mali, lojistik, hukuk bölümleri kurduk.”

Toplantı seçim çalışmalarını yürütmek üzere bir Koordinasyon oluşturulması ve çağrı metninin sonuç metni olarak kabul edilmesi ile sona erdi.

Çağrı metni şu şekilde deklere edilmişti: “Bu kez sıradan bir seçimle karşı karşıya değiliz. Bu kez ciddi biçimde Türkiye’nin geleceği oylanıyor, Bu kez her seferkinden daha sorumluyuz.

Biz aşağıda imzası olanlar, 7 Haziran seçimlerinde HDP ile etkin bağımsız bir dayanışma çalışması yürütmek gerektiğini düşünüyoruz. Seçimlere sayılı günler kala, açık ve net bir politik tutum almaya ve bunu hayata geçirmeye ihtiyacımız var. Bugüne dek mücadele yürütülen tüm alanlarda olduğu gibi, sandıkta da AKP’yi geriletmek gerekiyor.

2015 seçimlerinde vereceğimiz oyu düşünürken: Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun tarihsel bir dönemeçten geçtiği koşullarda gerçekleştiğini, Seçim sonucunda oluşacak yeni TBMM’nin ve kurulacak yeni hükümetin, Türkiye’nin yakın ve orta vadedeki geleceğinin biçimlendirilmesinde gerekli olan siyasal ve yasal düzenlemelerin tek kaynağı olacağını, Türkiye’deki tüm siyasal, toplumsal güçler açısından seçimlerin hâlâ önemli bir siyasal mecra olarak önümüzde durduğunu en başa koymalıyız.

Öte yandan 2015 seçimleri ile AKP ve Erdoğan’ın, kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter sistem yerine, baskı ve devlet terörü yasaları ile güçlendirilmiş ‘fiili başkanlık sisteminin’ yasal dayanaklarının sağlanacağı bir parlamento çoğunluğu elde etmeyi amaçladığını da aklımızdan çıkartmamalıyız. Bu nedenle bize göre, AKP’yi geriletebilmek, Erdoğan’ın başkanlık hesaplarını bozmak, Türkiye’de ve Ortadoğu’da barışın önünü açmak için HDP seçim barajını geçmelidir. 2015 seçimlerinde AKP’nin Meclis’teki gücünü azaltmak, seçim barajını yıkmak için ‘HDP ile dayanışma zamanıdır!’ diyoruz.

Az sayıdaki konuşmacı, bunun bir seçim çalışması olmasına ve 8 Haziran’da son bulması gerektiğine vurgu yaptı. Görülen o ki, bu girişimin yankıları 8 Haziran’dan sonra da sürecektir. Temsil niteliği olan konuşmacıların, iç örgütlenmenin üstünde durmalarının anlamı budur. Zaten, sonuç ne olursa olsun, bu seçimin sarsıntılarını Türkiye uzun süre yaşayacaktır.


Konuyla ilişkili diğer makaleler