Dünyaya Bakış

Alman emperyalizminin yeni “sorumluluğu”

Avrupa Birliği’nin (AB) patronu haline gelen Federal Almanya sermayesi, yeniden dünya gücü olma hedefiyle attığı adımlarını hızlandırmaya başladı. Münih’te her yıl düzenlenen ve uluslararası silah tekellerinin temsilcileriyle, dünya çapındaki neoliberal elitlerin bir araya geldikleri geleneksel “Güvenlik Konferansının” 2014 Şubat’ındaki toplantısı, emperyalist hırsları kabaran F. devamı


1915 Ermeni tehciri

“Neyin, ne olduğunu söylemek”

Asuri-Süryani/Ermeni Soykırımının 100. Yılında komünistlere ve devrimci-demokratik güçlere düşen görevler üzerine...

“Lassalle’ın dediği gibi, neyin, ne olduğunu söylemek, en devrimci eylemdir ve en devrimci eylem kalacaktır”
Rosa Luxemburg devamı


Japon Militarizmi Yeniden Hortluyor…

Uzun zamandır emperyalist yayılmacılık planlarını gerçekleştirmek isteyen Japonya burjuvazisi, milliyetçi başbakan Shinzo Abe ile kararlı bir temsilci bulmuş görünüyor. 2015 Şubat ortasında parlamentoda yaptığı bir konuşmada, militarizmin ve neoliberal programın ana hatlarını oluşturduğu hükümet ajandasını tanıtan Abe, Japonya anayasasına karşı topyekün saldırıyı başlattı. devamı


Sözde “İslam Devleti” aslında nedir?

Kısa bir süre içinde Suriye ve Irak’ta büyük bir alanı kontrolü altına alan ve vahşi pratiğiyle dünya çapında tepki uyandıran sözde “İslam Devleti” (biz DAİŞ demeyi yeğliyoruz), Kobanê’de geri püskürtülmesine rağmen bölge halkları için büyük bir tehdit oluşturmaya devam ediyor. DAİŞ vahşeti gerek Kürt Özgürlük Hareketinin (KÖH) kimi kesimlerinde, gerekse de devrimci kamuoyunda “İslamofaşizm” kavramının kullanılmasına neden oluyor. devamı



Refah Şovenizmi ve Federal Almanya’nın “yeni sorumluluğu”

Bir kaç aydan beri farklı kentlerde onbinlerce insanın katıldığı kitlesel ırkçı gösteriler, F. Almanya’nın gündeminden düşmüyor. Televizyonlardaki tartışma programlarında, gazetelerin yorumlarında ve internet sayfalarında mantar gibi ortaya çıkan analizler, Müslüman nüfusun oranının son derece düşük olduğu kentlerde “Garpın İslamileşmesine karşı” bunca insanın neden sokaklara döküldüğünü açıklamaya çalışıyor. devamı


Silahlanma, yoksulluk ve savaşlar

Dünya çapında 1 milyar insan açlık sınırında yaşıyor. Her 19 saniyede bir çocuk açlık, hastalık, savaş sonuçları veya ekolojik felaketler nedeniyle yaşamını yitiriyor. 900 milyon civarında insanın temiz içme suyuna ulaşımı olanaksız. Örneğin 2013 yılında kişi başına düşen su kullanım ortalaması ABD’de 4.500 litre ve Almanya’da 1.300 litre iken, Libya’da 55, Ruanda’da 48 ve Uganda’da 37 litreydi. devamı


Egemenlerin rövanşizmi

Bundan 70 yıl önce, 27 Ocak 1945’de Kızıl Ordu başta Auschwitz olmak üzere Polonya’daki üç toplama kampında bulunanları özgürleştirmişti. 1940 – 1945 yılları arasında sadece Auschwitz’de en az 2,8 milyon insan katledilmişti. Auschwitz bugünkü kuşaklara Alman faşizminin vahşi yüzünü hatırlatan en önemli sembollerden birisi hâline geldi. Buna rağmen Polonya hükümeti bu yıl yapılacak olan anma etkinliklerini tarihsel gerçekleri ters yüz etmek için kullanacak. devamı


Rusya'da bir yürüyüş

2015’de dünyayı bekleyen ihtilaflar

Geride bıraktığımız yıl, ABD liderliği altındaki tek kutuplu dünya düzeninden, çeşitli emperyalist güçlerin işbirliğini derinleştirerek hedefledikleri “çok kutuplu, ama tek tip” dünya düzenine geçiş süreci içerisinde olduğumuzu kanıtladı. Kapitalist küreselleşme 2014’de de ülkeler içerisinde ve ülkeler arasında derin bölünmelere yol açmaya devam etti. devamı


Petrol ve Dünya Siyaseti

Ortalık karmakarışık. Çeşitli ülkelerin merkez bankaları alarm veriyor, piyasalarda korku hakim deniliyor. Rusya’da Ruble takla atarak değer kaybederken, Türkiye’de Dolar ve Euro yeni rekorlar kırıyor. Emekçi ve yoksul kesimler pahalılık ve borç yükü altında eziliyor. Hane başına düşen borçların toplamı 2003 yılında 4,5 milyar Dolar iken, bu meblağ bugün 150 milyar Dolar’ı aşmış durumda. devamı