“Orta Asya’dan geldik!” Peki o dönemde Anadolu boş muydu?
“Orta Asya’dan geldik!”
Peki o dönemde Anadolu boş muydu? devamı
Tarih ile ilgili makaleler
“Orta Asya’dan geldik!”
Peki o dönemde Anadolu boş muydu? devamı
Egemen sınıfların emekçilerdeki siyasal uyanışı frenlemek için özellikle son 30 yıldır kullandıkları en büyük silah milliyetçilik ve siyasal islamdır. 12 Eylül sonrası sahneye konan “Türk-İslam Sentezi” değişik kombinasyonlarıyla bugün hala devam etmektedir. Aslında emekçilerin ülkelerine duyduğu sevgi ve dini inançlarında somutlaşan kimi ahlaki ilkeler, son derece insani olgulardır. Yurtseverlik, gerçekte devrimcilerin de içlerinde taşıdığı ve diyalog kurabileceği pozitif bir unsurdur. devamı
O meşhur panoyu hepimiz okul yıllarından, ya da çocuğumuzun okulunun duvarlarından biliriz: Yıllardır binlerce ilkokulun duvarına devlet tarafından asılan “Türk Büyükleri” panosundan bahsediyoruz. devamı
Siyasal İslam, son 10 yıldır resmi ideoloji olan Kemalizme sözde karşı çıkarken, en az onun kadar akıl dışı olan kendi ideolojisini yaymaya çalışmakta, ve doğrultuda bu ülkede yaratılmış tüm değerleri Müslümanlara ve İslamiyet’e indirgemektedir. Peki bu doğru mudur? Başka bir deyişle 600 yıldır bu topraklarda birlikte yaşadığımız Hristiyan ve Yahudiler hep sessiz ve etkisiz birer “azınlık” olarak mı yaşadılar? Bunu düşünmek büyük bir haksızlık ve her şeyden önce emeğe saygısızlıktır. devamı
İnsanlığın tarihi boyunca ezilen ve sömürülen halk kitleleri, eşit, adil ve insanca bir yaşam için mücadele verdiler ve ayaklandılar. Trakya’lı hemşerimiz Spartaküs’ten Şeyh Bedrettin’e, Ortaçağ köylü isyanlarından Fransız Devrimi’ne kadar yoksullar ve emekçiler, kaderlerini değiştirmek ve mutlu bir gelecek kurmak için silaha sarıldılar. devamı
Hüseyin AYKOL / Özgür Gündem Gazetesi, 16.11.2014 devamı
Trabzon’un Sürmene ilçesi, Baştımar Köyünde doğan Yakup Demir’i bu sefer biz değil, komünist olmayan bir hemşehrisi, meşhur kabadayılardan Dündar Kılıç’ın yeğeni, Dündar Kılıç’tan aktaralım. Bu aktarımı bilerek yapıyoruz. Amacımız, “bizden” olmayan birinin “bizden” birine, bir komüniste bakış açısını yansıtmaktır. devamı
Yan sayfalarda geçmişte bu ay yitirdiğimiz yoldaşlarımızı anıyoruz. Peki şu soruyu soralım: Bu insanları değerli yapan sadece komünist olmaları mıdır? Siyasi tercihlerinin ötesinde, bu insanları değerli yapan hiçbir özellikleri yok mudur? Yitirdiğimiz yoldaşları anarken, onların birer insan olarak sahip oldukları değerleri ve özellikleri de bilmek, onları bir bütün olarak tanımak ve sevmek bizim için bir görevdir. devamı