Ülkenin Geleceğini Elimize Alalım!

Ülkenin Geleceğini Elimize Alalım!

Türkiye Komünist PartisiTürkiye Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin 2 Mayıs 2018 Tarihli Açıklaması

Bu yılki 1 Mayıs tüm Türkiye’de milyonların katılımı ile gerçekleşti. Bu yılki yürüyüş ve mitingleri önceki yıllardan ayıran özellik, sendikalı işçilerin ve emekçilerin eylemlere katılım oranındaki artış idi. İstanbul 1 Mayıs’ında katılımın üçte ikisinin Türk-İş, Bağımsız ve DİSK üyesi işkolu sendikalarından oluşması ve Hak-İş üyesi işçilerin eyleme sendika pankartları açmasalar dahi gruplar halinde katılmaları ve başlarında Hak-İş kasketleri taşımaları önemli bir gelişmeye işaret ediyordu.

İşçi sınıfının ve emekçilerin hareketlenmesi ülkede ekonomik, sosyal ve politik sorunların artışı ile at başı gelişmektedir. Bugüne dek aldatılan, pembe hayallerle yanıtlılan işçi ve emekçiler ülkenin gidişatını doğru tespit ediyorlar ve hareketleniyorlar.

İşçi sınıfının eğilimleri ve hareketliliği bir ülkede devrimci sınıf hareketinin ölçümünün barometresidir. Türkiye’de cıva ibresi yükseliyor. Bu da önümüzdeki dönem yükselecek sınıf hareketinin ilk belirtileridir.

Tuzla, Gebze, Kocaeli, Aliağa, Zonguldak, Konya, Antep gibi merkezlerde bizzat işçilerin fabrikalardan, madenlerden, tersanelerden, rafinerilerden kortejler halinde çıkarak 1 Mayıs kutlamalarını gerçekleştirmeleri yeni bir olgudur ve çok önemsenmelidir.

Kürdistan illerinde, işçi sınıfının çok yoğun olmadığı bölgelerde dahi genel hizmet işçilerinin, memur ve emekçilerin hareketlenmelerinin yükselmesi, yoksul tarım emekçilerini de hareketlendirmiştir. Bu gelişme de belirleyici derecede önem arzetmektedir.

MHP destekli AKP-SARAY Rejimi artık tükenmişliğinin sınırlarına gelmiştir. Oynadığı uzatmaların devamı yoktur. Ülkenin ekonomik, sosyal ve politik olarak karşı karşıya kaldığı derin kriz tehlikesi karşısında, onun önünü alabilecek ve kendi ömürlerini uzatacak tek yöntem olarak seçtikleri seçimleri bir buçuk yıl öne çekme kararı onları kurtarmayacaktır.

Şimdi, seçimlere kadar taşıma su ile değirmeni aksatmadan döndürmeye çalışacaklar ve seçimde zafer elde ederlerse ülkeye dışarıdan kaynak aktarma kapılarının yeniden açılacağını düşlemektedirler. Kendilerine yönelik muhalefet, direniş ve mücadele süreçlerini önlemek için ise OHAL koşullarında uyguladıkları baskı ve teröre güveniyorlar.

TÜSİAD karşısında OHAL’i savunurken “grevleri OHAL ile erteleyerek engelledik, sizi rahatlattık” söylemleri tüm niyetlerini açığa vuruyor. Neki, barometre yükseliyor. İşçi sınıfının, emekçilerin, yoksul tarım proletaryasının artık dayanacak hali kalmadı. Emekliler ve işsizler açısından bıçak kemiğe dayandı. Bu güçler sadece 24 Haziran’da değil, sonrasında da geri adım atmayarak tümünüzü silip süpürecekler. Bundan emin olabilirsiniz.

Türkiye işçi sınıfı kendi geleceğini eline alma yeteteğine sahip olduğunu defalarca kanıtlamıştır. Gidişat o yönde ilerliyor. 1 Mayıs 2018 bunun işaretlerini vermiştir.

Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi
2 Mayıs 2018


Konuyla ilişkili diğer makaleler