Türkiye Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin 14 Nisan 2021 Tarihli Açıklaması: 1 Mayıs İşçi Sınıfı’nın Birlik-Dayanışma-Mücadele Günüdür Salgın Değil Kapitalizm Öldürüyor! Savaşa Karşı Barış - Kapitalizme Karşı Savaş!

Türkiye Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin 14 Nisan 2021 Tarihli Açıklaması: 1 Mayıs İşçi Sınıfı’nın Birlik-Dayanışma-Mücadele Günüdür Salgın Değil Kapitalizm Öldürüyor! Savaşa Karşı Barış - Kapitalizme Karşı Savaş!

Türkiye Komünist PartisiTürkiye işçi sınıfı, Türk, Kürt ve tüm uluslardan ezilen yoksul emekçiler 2021 yılının 1 Mayıs’ını ağır ekonomik, sosyal ve politik sorunlar koşullarında karşılıyor. Ülkede işsizlik had safhaya yükseldi, yoksulluk arttı, açlık sınırında yaşayanların sayısı hiç olmadığı bir düzeye geldi. Faşist Saray rejimi COVİD-19 salgınını doğru yönetememekten kaynaklı daha da artan bu sorunların tümünü salgın olgusu ile açıklamaya çalışıyor. Salgından önce de sivrilen bu sorunlar salgın döneminde tam bir krize dönüştü. Ne kadar gizlenmeye çalışılsa da ülkede ekonomik ve siyasal kriz artık taşınamaz duruma gelmiştir.

 

Krizin ve salgın ile daha da artan sorunların tüm yükü işçi sınıfı ve emekçilerin sırtına yüklenmeye çalışılmaktadır. İşten çıkartmalar sözde yasaklandı ama Kod 29 çalıştırılıyor. Ücretsiz izin alışkanlık yaratan bir uygulama haline geldi. Sigortasız ve güvencesiz çalışanlar hiç bir koruma önlemine sahip değil. Açlığa terkedilmiş durumdalar. Geleneksel hale gelen asgari ücretten gösterilerek çalıştırılan işçi ve emekçiler kiralarını dahi ödeyemeyecekleri maaş destekleri ile evlerine ekmek alamaz duruma geldiler. Esnaf çöküş yaşıyor. Kepenk kapatma ve iflaslar gözle görülür düzeyde arttı. Ülke ekonomisi tamamen dibe vurmuş durumda.

Bunun karşısında tekeller kazançlarına kazanç katıyorlar. İşçi ve emekçilerden kesilen ücretler tekellerin kazançlarına ek kazanç oluşturuyor. Salgın koşullarında yeni iş alanları yaratılıyor, ancak kazanan yine sermayedarlar oluyor. İşçi ve emekçiler salgın bahane edilerek karın tokluğuna ve yaygın olarak güvencesiz çalıştırılıyor.

İşçi, emekçi ve yoksul halklar açlık sınırında yaşamlarını sürdürmeye çalışırken rejim dışarıda yeni maceralar peşinde koşuyor. Silahlanma harcamalarını arttırıyor, su gibi mühimmat ve savaş jetlerine milyonlarca dolarlık yakıt harcıyor. Savaş araçlarına harcanan kaynaklar salgın ve yoksulluk ile mücadeleye harcansa bir dizi sorun çözülmüş olurdu. Ancak bu rejimden böyle bir uygulama beklemek mümkün değildir.

İç politikadaki beceriksizliklerini ve başarısızlıklarını örtmek, tepkileri engellemek için kesif bir sansür, yasaklar, baskı ve terör uygulanıyor. İşçiler, emekçiler haklarına sahip çıkmak için bırakın eylemi, basın açıklaması yapmaya çalıştıklarında, orantısız bir devlet terörü ile karşı karşıya kalıyorlar. Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi gençlerin, İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmayı protesto eden kadınların karşı karşıya kaldıkları devlet terörü rejimin sıkışmışlığının işaretidir.

Kürt illerinde belediyelere hukuksuzca atanan kayyumların yolsuzlukları ayyuka çıktı. Kürt halkı üzerinde bölgede uygulanan terör dayanılmaz bir hal almıştır. Kürt halkının ve Türkiyeli emekçi halkalının temsilcisi olarak seçilen vekillerin dokunulmazlıkları kaldırılıyor, seçmen halkın iradesi yok sayılıyor. Yüzlerce halkın HDP’li vekili, binlerce devrimci demokrat HDP’li parti yöneticisi ve üyesi zindanlarda yargılanmadan tutsak ediliyor. Başta İmralı zindanında olmak üzere mahkumlara uygulanan tecrit hiç bir uluslararası ve ulusal hukuk kitabında yazılı değildir.

Ülkede Meclis’in göstermelik bir tiyatro sahnesi özelliğini korumasının ötesinde hiç bir işlevi kalmamıştır. Faşist rejim Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile istediğini yapmaktadır. Halkların, seçmenlerin, yurttaşların ülke yönetimi üzerinde hiç bir söz hakları ve etkileri kalmamıştır.

Ülkedeki bütün halkların Kürt halkı ile birlikte kutladıkları ve milyonları kucaklayan Newroz ateşinin 1 Mayıs ile birleşerek daha da yükselmesini engellemek için salgın bahanesiyle 1 Mayıs eylem ve etkinlikleri resmen yasaklanmak istenmektedir. İşçi sınıfı ve emekçi yoksul halklar devletin keyfi yasaklarına boyun eğmeyeceklerdir. Tüm dünyada kutlandığı gibi Türkiye’de de 1 Mayıs, Birlik Dayanışma Mücadele ruhu ile kutlanacaktır. Yüreğimizdeki ateşi tüm dünyadaki işçi kardeşlerimiz ile birleştireceğiz

  • Yaşasın 1 Mayıs!
  • Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!
  • Yaşasın Türk, Kürt ve tüm emekçi halkalın birleşik mücadelesi!
  • Kürt halkı üzerindeki inkar ve imha politikalarına son!
  • Salgın değil, kapitalizm öldürüyor!
  • Tüm komşularımızla barışçıl ve eşit haklara dayalı bir dış politika!
  • NATO’dan çıkılsın ABD emperyalizmi ile tüm kölelik anlaşmalarına son verilsin!
  • Rusya ve Çin ile barışçıl ve iyi ilişkilere dayalı bir dış politika!
  • Siyasi mahkumlar üzerindeki tecrite son! Genel siyasi af!
  • Demokratik bir Türkiye için ileri!
  • Yaşasın Türkiye Komünist Partisi!

 

Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi

14 Nisan 2021


Konuyla ilişkili diğer makaleler