Politika

Politika kategorisi

Sınıf Karşıtlığı, Bağlaşıklıklar Ve Demokrasi Mücadelesinin Kitleselleşmedeki İşlevi Üzerine -3-

Önceki yazılarımızda sınıf karşıtlığının pratik sürecinde sınıf mücadelesini doğuracağı ve sınıflı toplumlarda bu durumun nesnel bir olgu olduğunu belirtmiştik. Kapitalist toplumda artı-değeri üreten ve el koyan biçimindeki temel karşıtlık üzerinden şekillenen burjuva devlet, geniş emekçi yığınlar ve halka yönelik yoksulluk ve baskıyı getiren sonuçlarına rağmen, yüzyıllardır varlığını nasıl koruyabiliyor? devamı


Umut Hakkı

“Suç işleyen kişilere ne biyolojik ne de medeni ölümü reva gören, infaz sistemini insan onuruna uygun biçimde düzenleyen bir toplum, ölüm cezasını ve tahliye olanağı olmayan hapis cezalarını, ait olduğu yere, yani asar-ı atika müzesine[1], çıkrık ve tunç baltanın yanına kaldıracaktır.”[2]

“Umut hakkı”[3], müebbet hapis cezası mahkûmunun bir gün salıverilmesine dair beklenti oluşturma hakkını ifade etmektedir. İlk olarak, Alman Anayasa Mahkemesi’nin “Müebbet Hapis Cezası Davası”nda[4], müebbet hapis cezası mahkumuna, sonraki bir tarihte özgürlük umudu verecek, somut, gerçekçi ve ulaşılabilir bir şans tanınması gerektiği; mahkumun kişisel gelişiminin göz ardı edilerek, bir gün özgür olma umudunun tamamen yok edilmesinin, kişiyi hapseden devlet tarafından insan onuruna ağır bir darbe vurulacağı tespit edilmiştir.[5] devamı



15 Temmuz neyin darbesi?

15 Temmuz neyin darbesi?

15 Temmuz resmi tatil günü ilan edildi ve ulusal bir bayram olarak kutlanıyor. Görüşümüze göre 15 Temmuz gecesi gerçekten ne olduğunu devlet arşivleri açıldığında öğrenebileceğiz. O zaman tüm belge ve bilgiler kamuya açık hale gelmiş olacak. Bugünkü rejimin bunu yapmayacağı çok açık.

Belgelere dayanmayan ama toplumsal gelişmeleri dikkatli bir gözle izleyen her fert ise belgelere dayanmasa da, araştırmalar ve verilere dayanarak 15 Temmuz’u dikkatlice analiz etme yetisine sahiptir. devamı


HDP Milletvekili Musa Piroğlu: “HDP, Türkiye’nin gelecek umudunun anahtarıdır”

HDP Milletvekili Musa PiroğluHalkların Demokratik Partisi, 3 Temmuz 2011 Pazar günü Ankara’da Arena Spor Salonu’nda gerçekleşen 5. Büyük Kongresi siyasette bütün dikkatlerin toplandığı yer oldu. Kapatılma baskısı altında olan HDP’nin önümüzdeki seçimlerde ne yapacağı en çok merak edilen konu olmakla birlikte partinin önümüzdeki günlerde izleyeceği hat da merak edilenler arasındaydı. devamı


Ayinesi İştir Kişinin Lafa Bakılmaz

Bugün ülkenin gerçekliğine bakınca şaşmamak elden değil. Bir yanda hayat pahalılığının, işsizliğin, sefaletin, baskı ve korkunun tavan yaptığı bir durum var. Diğer yanda ise bu durumun kaynaklandığı olguları bir türlü bilince çıkaramayan, bu kötülüğe karşı ses çıkarmayan, tepki göstermeyen ve arayışa girmeyen bir halk çoğunluğu var. Bu durumu akıl ve mantıkla izah etmenin anlamı yoktur. Bu senaryoyu hazırlayıp yöneten sermaye sınıfıdır, onun iktidarıdır, uluslararası işbirlikçileridir. devamı


Sınıf Karşıtlığı Ve Demokratik Örgütlenmelerin İşlevi Üzerine -2-

TÜİK'e karşı bir miting

Burjuvazi en geniş, en elverişli koşullarda emek sömürüsünü sürdürmek ve bu temel üzerinde sistemini garantiye almak istemiştir. Kapitalist üretim ilişkilerinde üretimin toplumsal karakteri ile, mülkiyetin bireysel ellerde toplanması eşitsizliğin nedeni ve toplumun çoğunluğunun yoksullaşarak, azınlık bir kesimin ise devasa bir şekilde zenginleştiğini Marksist siyasal ekonomi biliminden biliyoruz. devamı


“Çay Yasa Tasarısı Taslağı” Üretici İçin Ne Anlama Geliyor?

Çayda Sömürüye Son!

Küçük aile çiftçiliği ile şirketlerin karşı karşıya geldiği, mevcut iktidarın, yani AKP’nin şirketlerden yana tavır aldığı, kapitalizmin neo-liberal politikalar döneminin tarımdaki uygulamalarındaki duraklardan birisi de ülkemizin çay tarımıdır.

Duraklardan birisidir dedik. Belki de tarımdaki son duraktır. Tarımda elde kalan son KİT’in (Kamu İktisadi Teşebbüsü) de artık elden çıkartılmasının zamanı çoktan gelmiştir, hatta geçmiştir bile. devamı


HDP Danışma Kurulu Etrafında Estirilen Fırtına...

Halkların Demokratik Partisi (HDP)HDP son gerçekleştirdiği 5. Kongresi’nde Danışma Kurulu’nu genişletti. Eski vekil, parti yöneticileri ve kurucularının yanında kimi seçilmiş aydınları da bu kurula dahil etti. Danışma Kurulu adı üstünde bir karar ve icraat organı değil, birdanışma organıdır. Parti politikalarının geliştirilmesinde parti yönetimine, yani Parti Meclisi ve Merkez Yürütme Kurulu’na tavsiyelerde bulunur. Bu tavsiyelerin ne derece karar haline getirileceği partinin karar organlarının değerlendireceği bir konudur. devamı


Mandela’yı anlayabildik mi?

Nelson MandelaYaşadığımız toplum kendi ahlak, din, hukuk kurallarını oluşturuyor ve bu zamanda baskı ve otoritenin hüküm sürdüğü bir ruh taşıyor. İçimize sinmiş korkudan korkuyor1 ve topu taca atarak yaşam sürdürüyoruz. Ahlak kuralı tamamen bireyin hayatını belirleyen, bireyin kendi içinde oluşturması gereken, temel etik moral değerleridir. Etik moral değerler hem bireyin kendisinde ve hem de toplumda oluşan ortak değerler olduğu gibi, zamana ve yere göre, çatışmalı bir süreci yansıtabilir. Bugün kapitalizmin ahlakı, iktidarın ahlakı yoğun bir sis perdesi yaratmış durumda. Sis perdesinin dağıtılmasına ihtiyacımız var. Din, doğrudan Tanrı idesi ve onun koyduğu kurallara göre oluşturulan inanç sistematiği. devamı