Dr. Levent UYGUR

Halk Sağlığı Söz Konusuysa Patent Bir Engel(mi)dir?

“Tanrı için tek bir şey imkânsızdır: Gezegendeki herhangi bir telif hakkı yasasında herhangi bir anlam bulmak.” Mark Twain

Pandemi bir ‘Halk Sağlığı’ sorunudur ve halk sağlığı tekellere bırakılamaz.

Her şeyden önce Sağlık hakkı; “Evrensel İnsan Hakları Beyannamesinde” açıkça tanınan ve insan haklarına ilişkin en temel çok taraflı antlaşmalardan biri olan “Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi”nde de yer alan en temel haklardan biridir.  devamı


Aşı: 3. Dünya Paylaşım Savaşı Mı? Tedavi Mi, Yoksa Silah Mı?

Aşı

Emperyalist paylaşım savaşları her zaman silahla olmaz; yeri gelir direkt finans ve sermaye kaynaklı olan küresel ölçekteki bankalar  ve/veya para fonları (IMF, Dünya Bankası gibi) aracılığı ile  ekonomik sıkıştırmalar ile olur. Gerçi en basit anlatımla bütün emperyalist paylaşım savaşlarının kökeni asıl sermayenin dünya halkları üzerine güç elde etmesi üzerinden çıkmaktadır. devamı


COVID-19 Salgınında “Hepimiz aynı gemide(mi)yiz!”

Dünya nüfusunun neredeyse yarısından fazlasının karantinada kalmasına sebep olan COVID-19 salgını ortaya çıktığı andan itibaren binlerce insanın hayatını tehdit ettiği gibi, işlerini de ciddi anlamda etkilemeye başladı.

Hayati olmayan işyerlerinin kapanmaya zorlanması, devlet kurumlarının çalışanlara yaptığı evde devamı


İyi Ki Doğdun (!) COVID-19

COVID-19

Başlık, anlaşılacağı gibi ironi içermekte. İyi ki doğmuş (!), çünkü bu geçirdiğimiz pandemi yılı (henüz 1 yaşını yeni doldurdu) bize çok önemli şeyler öğretti. Şimdiye kadar bilimkurgu filmlerinde olabileceğini düşündüğümüz yaşam ve çalışma düzenleri oluşmaya başladı. devamı


Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası Barış ve Demokrasiden Yana Oy Kullandı

İstanbul Tabip OdasıYalnız Türkiye’nin değil aynı zaman da Avrupa’nın da en fazla üyesine sahip olan İstanbul Tabip Odası’nda (İTO) iki yılda bir yenilenen olağan seçimi 15 Nisan’da gerçekleştirildi.

Özünde bu sadece bir meslek odası seçimi gibi görülse de aslında iktidara karşı hekimlerin her zaman ‘BARIŞ’ tan yana tavır aldıklarının gösterisi oldu.

12 Eylül 1980 faşist darbesi ile başlayan 2002 AKP iktidarı ile birlikte zirveye tırmanan her zaman muhalif ve engel görülen meslek odalarına karşı yürütülen yok sayma, değersizleştirme çabasının hiç de öyle kolay olmayacağının göstergesiydi bu seçim. devamı