Kemal ATAKAN

Barış için mücadelenin önemi

1 Eylül Dünya Barış Günü’nün yaklaştığı şu günlerde barış mücadelesi üzerine düşüncelerimizi tazeleme ihtiyacı hissediyoruz. Barış mücadelesinin Türkiye’de devrimci çevreler arasında çok içselleştirilmemiş bir konu olduğunu biliyoruz. Hatta barış için mücadele bir dizi çevrede pasifliğin kanıtı olarak değerlendirilir. Kimsenin görüşlerine saygısızlık etmek istemeyiz ama barış mücadelesine neden önem verilmesi gerektiği konusundaki görüşlerimizi tekrar etmek isteriz.  devamı


Tartışma bitmiştir. Faşizme Karşı Omuz Omuza!

Haftalardır, belki de aylardır Emek ve Özgürlük İttifakı temelinde yürütülen liste ve aday tartışmaları ile meşgul olduk. Sonunda süre bitti, bir karar vermek gerekiyordu ve süreç sonuçlandı. Ancak tartışma bitmedi. Kuşkusuz ki HDP ile TİP’den söz ediyoruz. EMEP tartışmalar sürecinde “tek liste” yönünde karar alarak kendi ile ilgili tartışmayı sonuçlandırdı. devamı


Seçim Sürecinde Karmaşık Konular Ve Doğru Tavır

Emek ve Özgürlük İttifakı Üyeleri

Ülke gündemi seçim ve ittifak tartışmaları ile çalkalanıyor. Gün geçmiyor ki yeni bir sansasyon olmasın. Geçtiğimiz haftalarda Akşener’in Altılı Masa’yı terk edip tekrar dönüşüne şahit olduk. Ülke gündemi üç, dört gün bu konuya kilitlendi. Sadece Millet İttfakı’nda değil, Cumhur İtttifakı’nın Yeniden Refah Partisi hamlesi boşa çıktı ama Hüda-Par ile eski dostluklarını kamuoyu nezdinde tazelediler. devamı


Asıl Depremi Bekleyin

Maraş merkezli, Hatay’ı yok eden on ilde ağır yıkımlar yaratan depremin üzerinden on beş gün geçti. Öncelikle başta göçük altında kalan en yakın aile bireylerini yitiren yoldaşlarımızın acısını paylaşıyoruz. Zorlukla göçük altından çıkarak canını kurtarabilen yoldaşlarımızın canlarının sağlığı için buruk bir sevinç yaşarken, kayıplarından dolayı kendilerine güç diliyoruz. Çok üzgünüz.

Üzgün olduğumuz kadar da öfkeliyiz. On beş gündür yurttaşlarını en ağır maddi ve manevi kayıplara rağmen ortada çaresiz bırakan devlet yetkililerine öfkeliyiz. Ortaya çıkan tablo, merkezi bir devlet yapısı ve tüm yetkileri merkezde toplayan bir niteliğe karşın yok denecek düzeyde yetersiz bir planlama ve yönetim zaafı olduğu gerçeğini yansıtmaktadır. Yansıtmak ne kelime… Yaşatmaktadır. devamı


Suphilerden Bugüne…

Türkiye Komünist Partisi kurucu önderleri Mustafa Suphi ve yoldaşlarının Kemalist burjuvazi tarafından katledilmelerinin üzerinden tam 102 yıl geçti. Bu cinayet sıradan bir cinayet değildi. İngiliz efendilerine “biz Sovyetler ile ilişkilerimizi görünürde iyi tutmaya çalışıyoruz ama Anadolu’da Sovyet tipi bir rejime izin vermeyeceğiz” mesajı verdiler. Mustafa Kemal de kendine en ciddi rakip olan komünistlerin önünü kesmeyi amaçladı. devamı


İmamoğlu Vakası ve Devrimci Mücadele

2022 senesinin son haftalarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na 7. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Yüksek Seçim Kurulu’na “ahmak” suçlaması yaptığı gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 25 gün hapis cezası kararı verildi. Bu icraatın hukuki süreci ve “ahmak” nitelemesinin kullanılmasının ne kadar suç teşkil ettiği konunun bir yanı. Anımsayacaksınız. İmamoğlu İBB Başkanlığı’na seçildikten bir süre sonra Strasburg’da Avrupa Konseyi’nin bir toplantısına katılıyor. HDP’li Belediye Başkanlarının görevlerinden alınıp yerlerine kayyum atanması ile ilgili görüş belirtiyor ve şöyle diyor: “Belediye Başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atanması ve bir kısmının tutuklanması özellikle hukuk devleti ilkesini ihlal etmektir”. devamı


Politika Seçim Taktiklerinden İbaret Değildir

Geçen sayıda seçim sürecine yönelik kurulan ittifaklar konusunda görüşlerimizi ele almıştık. Kuşkusuz ki seçimler bir ülkede siyasetin ve yönetiminin hangi doğrultuya yöneleceği konusunda önemlidir. Düzen dışı devrimci muhalefet güçlerinin bu alanda da söyleyecek sözleri ve yaşama geçirecekleri görevler vardır. Ne ki, bu alandaki gelişmeler tek başına devrimci demokratik muhalefet güçlerinin öznel istemleri temelinde gelişemiyor. Bir dizi uluslararası ve ulusal faktör gelişmelerin seyrinde rol oynuyor. Düzen içi muhalefetin kaypaklığı ve önemli konularda kimi zaman bir taraftan diğer tarafa hizmet edecek geçişler yapması da hesap edilemeyecek etkenlerden biri oluyor. devamı


Devrimci Demokratik Alternatif Nedir?

Emek ve Özgürlük İttifakı

Türkiye kamuoyu aylardır 2023 yılında yapılması gereken Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlere odaklanmış durumda. Düzen partilerinin oluşturduğu iki tane ittifak var. Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı. Onun dışında kuruluşlarını ilan eden Sosyalist Güçbirliği İttifaki ile Emek ve Özgürlük İttifakı var. Son kurulan iki ittifakın salt seçimlere yönelik değil, ülkedeki politik süreçlere sürekli müdahale edecek ittifaklar olarak kuruldukları ifade edildi. Bu doğru bir bakış açısıdır da. devamı


10 Eylül, TKP, Şanghay, Ergenekon, Seçimler Ve Ortadoğu Devrimci Çemberi

TKP 102 YAŞINDA

Türkiye Komünist Partisi – TKP, geçtiğimiz günlerde kuruluşunun 102. yıl dönümünü karşıladı. TKP bu toprakların en eski siyasal partisidir. Eski olduğu kadar da gençtir. Gazetemizin bu sayısında konu ile ilgili Mustafa Suphi Vakfı’nın düzenlediği Panel’e sunulan tebliğler yayınlandığı için tarih ile ilgili çok ayrıntıya girmemize gerek yok. Biz, günümüzde TKP’ye bu topraklarda neden ihtiyaç duyulduğu üzerinde durmak isteriz. TKP, Türkiye’nin ve hatta bölgenin içinde bulunduğu düğümü çözmeye aday olmalı. TKP 10 Eylül 1920’de kurulduğu zaman ortaya koyduğu bir program vardı. devamı


Maddeyi Güce Dönüştürmek

Malum, Türkiye’de var olan toplumsal sorunların çözümü yönünde bir dizi tartışma yürütülüyor, fikir geliştiriliyor ve azımsanmayacak düzeyde de somut adımlar atılıyor. Bir an için kendimizi geri çekip objektif olarak bu tabloya bakıp bir değerlendirme yapacak olursak karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor? Yürütülen tartışma ve üretilen düşüncelerin hangisi politika katına yükselip toplumsal mücadelenin pratiğinde karşılık buluyor? devamı