Başka Bir Türkiye Olabillir…

Başka Bir Türkiye Olabillir…

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Komünist Partisi’nin kurucuları ve ilk Genel Başkanı Mustafa Suphi, ilk Genel Sekreteri Ethem Nejat ve on üç Merkez Komitesi üyesi yoldaşımızın, TKP kurulduktan 4 ay 18 gün sonra Karadeniz’in derin sularında Kemalist Ankara Hükümeti tarafından katledilmelerini, 97. yıl dönümünde andık.

Türkiye nüfusunun ezici çoğunluğu ONBEŞLER’i tanımaz diye düşünmeyin. Kuşkusuz ki Cumhuriyet tarihi boyunca tarih kitaplarında yer almadılar. Ancak buna rağmen toplumun belli bir kesimi Mustafa SUPHİ’leri tanıyor. Tanıyor ama konuşmuyor. Biz MUSTAFA SUPHİ VAKFI’nın kuruluş sürecinde değişik biçimlerde bu olguya karşılaştık. Binayı kiralarken Emlakçımız, Vakıf Senedini hazırlarken Noterimiz, Vakıflar Genel Müdürlüğü personeli… Saymakla bitmez. Biz dahi şaşırdık. En etkili ve kısa yorumu Noter Bey yapmıştı; “Mustafa Suphi bey yaşasaydı bugün Türkiye böyle olmazdı, bambaşka güzel bir toplum olurduk”. Bu tespite katacak tek bir kelime yorumumuz yok. Aynı düşüncedeyiz.

Karadeniz’de; Ordu, Samsun, Giresun, Trabzon, Rize, Gümüşhane  ve Artvin’de, Doğu Anadolu’da; Kars, Ardahan, Erzurum’da Mustafa SUPHİ ve Yoldaşları toplum içinde bilinen ve yaşayan kavramlardır. TC tarihinin burjuvazinin işine geldiği gibi çarpıtılarak yeniden yazılması Anadolu’nun gerçek tarihinin bilinmemesini sağlayamamıştır.

Bugün bizlere düşen Mustafa SUPHİ ve yoldaşları ile kurdukları parti olan TKP’nin Türkiye için çözüm önerilerini, politikalarını yaygınlaştırmak, bilinir kılmak iken, bu cinayetin faillerinin de ortaya çıkarılması ve ölmüş olsalar dahi gıyaplarında yargılanarak cezalandırılmalarını sağlamaktır.

TKP, Birinci Programında “İşçi Köylü Şuralar Cumhuriyeti”ni savunuyor. Tüm ulusların barış içinde bir arada ve eşit koşullarda yaşayacakları Federatif ve Sosyalist bir Türkiye için yola çıktılar. Böyle bir Türkiye hala mümkün, hatta bir gereksinim. Çünkü o dönemde var olan sorunlar farklı bir biçimde de olsa öz olarak aynı nitelikte bugün de varlığını koruyor.

Mustafa SUPHİ ve yoldaşlarının tamamlayamadıkları “Başka bir Türkiye”yi kurma mücadelesi, bizlerin omuzlarında ağır bir görev olarak duruyor. Onun için ONBEŞLER’in mücadelesini sürdürürken her türlü fedakarlığı göze alarak kararlılıkla yürüyoruz.

Politika