İGD’nin Manisa’daki 39. Kuruluş Yıldönümü Toplantısı Hakkında
Başlıkta anılan toplantının haberi için sayfalarımızı açacağımızı ve objektif habercilik temelinde toplantıyı düzenleyen komitenin bize ileteceği haber ve fotoğrafı kullanacağımızı beyan ettik. Komite, Sami Akalın’ı bu konuda görevlendirmiş ve biz de onu uyguladık. Belirlenenin dışında ne bir fotoğraf ne de bir haber metni kullanmadık. Biz yazsaydık, haber metnini farklı yazardık. Ancak saygı gösterdik ve bastık. Sadece, bizzat İzmir’den bir katılımcının araması sırasında bize Mehmet Utku arkadaşın da katıldığını ve o kadar isim sıralandıktan sonra, kendisinin adının anılmamasının saygısızlık olacağını iletmesiyle Mehmet arkadaşın adını biz ekledik. Hatamız geçmiş görevini sormamaktı. Kendisi bir önceki dönem YK Sekreteri olarak görev yapmış, biz ise Başkan yazmışız. Hatamızı düzeltiyoruz ve hem kendisinden hem de bu konuda bizi uyaran arkadaşlardan özür diliyoruz. Onun dışında redakte etme hakkımızı saklı tutarak, gerçekle bağdaşmadığından “tarihsel TKP” gibi bir olguyu kabul etmediğimizden, bu nitelemeyle ifade edilen bir katılımcının nitelemesini kaldırdık. Bu konuda bize bir duyum gelmedi ama biz yazalım. Ya haberi tümden koymayacaktık, ya da bunu yapacaktık. Bunun dışında yazı, komite görevlisi arkadaşın bize ilettiği gibi aynen basılmıştır. Farklı rahatsızlıklar varsa düzenleme komitesi çerçevesi temelinde değerlendirilmesini öneririz.
Şimdi gelelim bizim yaklaşımımıza. Bu haber metninde yukarıda değindiğimiz bir “hata” mı bizi rahatsız ediyor? Biz bu toplantıya katılanların bugünkü politik duruşlarını sorguladık mı? Konu bu ayrıntıya gelse, herhalde orada adı sayılabilecek katılımcıların sayısı bir elin parmağını geçmezdi. Dolayısıyla, bizce ele alınması gereken çok daha önemli sorunlar, politik duruş ile ilgili tartışmalar, bugün sendikal hareketin içinde bulunduğu konumu aşmak için yapılması gereken çalışmalar, işçi sınıfının bilimsel dünya görüşü temelinde örgütlenmesinin geliştirilmesi gereksinimleri konusunda atılması gereken adımlar varken bu noktalara takılmak çok da doğru bir yaklaşım gibi gelmiyor. Biz bu toplantıda, toplantı öncesi Cizre’de sorgusuz sualsiz infaz edilen 12 yaşındaki çocuk hakkında; Kobane direnişi hakkında; Metal işçilerinin direnişi hakkında; Türkiye Komünist Partisi’nin Ege Bölgesinde örgütlenmesi hakkında neler konuşulduğunu, görüşüldüğünü, kararlaştırıldığını merak ederdik. 34 sene öncesinin İlerici Gençler’i bugün gençliğin sorunları temelinde ne önerdiklerini herhalde o toplantıda konuşmuşlardır. Bu konudaki görüş ve önerileri merakla bekledik. Eğer, “Bizim amacımız bu değildi. Haberde de yazdığı gibi, bugün nerede durduğuna bakılmaksızın bir araya geldik” diyorsak... Keşke bu toplantının adı farklı belirlenseydi deriz. Çünkü, İGD, günümüze dair bu denli duyarsız ve işçi sınıfının bilimsel dünya görüşüne uzak insanların örgütü değildi.
Hata ettiysek kusura bakmayın ama bir isim etrafında koparılan fırtınalar bizi de düşüncelerimizi açık ifade etme konusunda teşvik etti. Biz nasıl yazdıklarınıza katılmasak da saygı duyuyorsak, aynı davranışı sizlerden de beklemek hakkımızdır.
Saygılarımızla..
Politika