İlk Yılı Devirirken...

İlk Yılı Devirirken...

Politika Gazetesi olarak 2014 Kasım ayında yayın hayatına yeniden merhaba dedik. Yeni bir dünyaya merhabamızı, sevimli maskotumuz “Bir Ekmek Bir Politika” çığlığıyla ve işçi sınıfının politik örgüt geleneğinin bu topraklardaki en köklü mirasının üzerindeki yasağın kaldırılması ve Suphilerden bugüne, tüm siyasi cinayetlerin aydınlatılması, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya için, tüm yenilgilerinden zafere yürüyüşün hem ilkesel hem güncel hem de ideolojik hattını, yeniden ve yeniden sınıfla, tüm ezilen ve sömürülenlerle, halklarla hizalama gerekliliği ve sorumluluğu ile yola çıktık.

28 Kasım 2015’te birinci yılımızı deviriyoruz. Türkiye, Kürdistan, Ortadoğu ve Uluslararası ölçekte yaşadığımız hem ekonomik hem de siyasi gelişmeleri, karşılaştığımız sonuçları sizlerle paylaşmaya çalıştık. Kapitalizm ve emperyalizm bağlamında buna koşut olarak bu toprakların iktidar aygıtı ve uygulamalarının, tüm devrimci ve sosyalist basın üzerinde olduğu gibi üzerimizde de “zor”a dayanan, saldırı ve ölümü bize daha birinci yılımız dolmadan yaşattığı bedeller olarak ödedik. Ödüyoruz, ödeyeceğiz de.

Yola çıkarken biliyorduk. Politika emekçisi bizler, bugün kendimize şu soruyu yöneltiyoruz. Tam da birinci yılımız dolarken;

Politika okurlarından, Okurlar Politika’dan ne bekliyor? Bu soruya bize düşen yanıtı sizlerle paylaşmak istedik.

Çıkış amacımıza bağlı olarak, egemen sınıfın kendi medya araçları ile dayatmış olduğu siyasal ve ekonomik gündemi değil, İşçi ve emekçilerin, Kürt halkının, gençlerin, kadınların, doğanın, sanatın, edebiyatın kısacası her bir noktasından lime lime çözülen ve bizlere yaşamı dar eden bu yozlaşmış ve eşitsiz toplumsal düzenin tüm işlemezliğini ya da burjuvazinin iktidarının kapitalizm koşullarında kendi bekasını sürdürebilmesinin koşulu olan emek sömürüsü, kâr hırsı, şiddet ve savaşı önceleyerek krizlerinden hep yeniden doğuşunda, İşçi sınıfı ve emekçiler üzerindeki ekonomik ve siyasi baskı ve uygulamalarını önceledik.

Sınıfa dayalı yayın ilkelerimizi hiç gündemimizden düşürmedik. Varolan düzenin çarpıklığını, her alanda kitlelerin önüne koyabilecek, devrimci tarzdan ödünsüz bir yayın politikasını öne çıkaracak çabayı siz okurlarımızla ortaklaştık.

Sınıf savaşımında hedef saptıran hiçbir düzeniçi algıya yaslanmadık. Sınıfsız bir toplumun nihai hedefinde sıraladık tüm sözcüklerimizi. Bir siyasi çizgiyi benimseyen ve bu yönde geçmişi, günceli ve geleceği okuyan bir faaliyet bütünü olarak can suyunu verdik el ele Politika’nın...

Politika Gazetesi olarak, her alanda açık haber kaynaklarına sahip olmaya çalışıyoruz. Birinci sayımızdan 23. Sayı’ya gelinceye değin hem Türkiye hem de Kürdistan’da 54’ü aşan ilde sesimiz duyuluyor artık. Sınıfın içinde, sendikalarda, kitle örgütlerinde, cezaevlerinde, yurtdışında maskotumuz ses ve soluk veriyor. Yazının kimi zaman soğuk dili içinden yaşamın içine kendini taşıyabilen, aidiyet duygusu yaratan bir yayının süreklilik ve kitleselliğinin sağlanması konusunda, gazete ve okurları arasındaki bağ, sokakta, fabrikada, üniversitede, kısacası, dünyayı değiştirme gücü olanların içinde kurulmalıdır dedik.

Politika’nın ideolojik bir hattın organı olarak örgütlenmesi ve diğer taraftan da okur ilişkileri ile hattın örgütsel yürüyüşünün sağlanmasında, Lenin’in İşçi Gazetesi’nin nasıl olması gerektiği üzerine yorumu yol göstericidir; “İnşa halindeki bir binanın çevresine kurulan iskeleye benzetilebilir; bu iskele yapının sınırlarını belirler, inşaat işçileri arasındaki bağlantıyı kolaylaştırır ve böylelikle onların yapılacak işleri bölüşmelerini ve örgütlü çalışmalarından çıkardıkları sonuçları görmelerini sağlar. Gazetenin yardımı ve aracılığıyla sadece yerel faaliyetlere değil, aynı zamanda düzenli genel çalışmaya da girişecek kalıcı bir örgüt doğal olarak şekillenecek ve bu örgüt üyelerini siyasî olayları dikkatle izleyebilecek şekilde yetiştirecek, bu olayların halkın çeşitli kesimleri üzerindeki etkisini ve önemini değerlendirecek ve devrimci partinin bu olayları etkileyebilmesi için etkili yolları geliştirecektir” (V.I.LENİN, Tüm Eserler, Almanca baskı, 5.Cilt, S. 11, Dietz Verlag Berlin, 1955)

Devrimci tarzda bir yayın anlayışının tüm ekonomik ve siyasi zorlukları karşısında, okurlarının desteğini alabilen, bu anlamda yayın anlayışı içinde faaliyet gösteren tüm yazılı ve görsel medya temsilcilerine de Politika Gazetesi olarak dayanışma göstermeyi sorumluluğumuz olarak kabul ediyoruz.

Marksizm - Leninizm’in vazgeçilmez bilimsel temel ilkeleri çerçevesinde, içinde yaşadığımız dünyayı özgürleştirmede, ideolojik ve pratik konularda tartışabilmeyi, kavram ve yüklenen anlamlar arasındaki bulanıklığı yayın politikamız aracılığı ile ısrarla netleştirmeyi de -esas almayı- hedef edindik.

İlk sayımızdan bugüne Kürt Özgürlük Hareketi’nin mücadelesinin nesnel sınıfsal karakteri ve onun ile Türkiye işçi sınıfı mücadelesinin bağlaşıklığı üzerinde duruyoruz. Bu bağlaşıklığın yaratacağı ivmenin, tüm ezilen ve sömürülenlerin, halkların kurtuluşu için güçlü bir çıkış olacağı inancı ile seslendik kamuoyuna...

Diyarbakır (Amed), Suruç, Ankara Katliamı, ardından yaşadıklarımız, HDP ve buna bağlı olarak aslında tüm devrimci, sosyalist güçlere karşı seçim kurmacası ile dayatılan bugünkü savaş ortamında, bu bağlaşıklığın yaratacağı gücün egemenler açısından ne denli istenmedik olduğuna da tanıklık etmiş oluyoruz.

Tüm belirlediğimiz ilkeler çerçevesinde bir yayını büyütme çabamızın, siz okurlarımız açısından nasıl tariflendiği de bizim amacımız kadar elbette ki önem taşımaktadır. Politika Gazetesi olarak geçirdiğimiz bir yıl sonunda siz okurlarımızın da katkıları konusunda, daha fazla yaygınlaşan, siyasal etkisi büyüyen bir yayın olabilme noktasında beklentilerimize de yer vermek istiyoruz.

Bizler Politika’nın tohumunu toprağa ekerken, suyunu siz okurlardan alacağımızı, her konuda yayınımıza yansıyan fikir, düşünce, öneri, yaklaşım ve eleştirilerimize ilişkin sizlerden de geribildirim almayı amaçladık. Biriken su damlalarının sizler aracılığı ile okyanuslara ulaşmasını mümkün kılacak her türlü karşı düşünce ya da eleştirilerinizden ya da önerilerinizden beslenebilecek, yükselebilecek kollektif bir hattı oluşturmayı önemsiyoruz.

Eğer ki Politika’nın sesi sizlere ulaşıyor ve eğer bir aidiyet duygusu yaratabiliyorsa, siz okurlarımızın “Oku, okut” tarzında Politika’yı daha fazla yaygınlaştırabileceğinize inanıyoruz.

Biliyoruz ki; her bir Politika okuru, yaşadığı bölgede ya da çalıştığı yerde gazetemizin canlı muhabiri olarak, her türlü yerel haber, fotoğraf ya da gelişmeyi gazeteye ulaştırabilir. Her konuda kendi düşünce, yorum ve eleştirilerini gazeteye yazı olarak iletebilir ve bu içerik anlamında da bize katkı sunar. Ayrıca siz okurlarımızın gazeteye; yazı, haber, dağıtım, hazırlık sürecinde katkısının siyasi bir sorumluluk duygusuna dönüşebilmesi amaç ile sürecin kenetlenmesi açısından çok kıymetli olacaktır.

Tüm yurtta, çeşitli cezaevlerinde bulunan devrimci tutsaklara sesimizi ulaştırıyor, hem eleştirel hem memnuniyet ifadesi olan yüzlerce yanıt alıyoruz. Tecrit koşullarında olmalarına rağmen gazetemize gösterdikleri ilgi ve hassasiyetten memnuniyetimizi ve katkılarını bir kez daha belirtmeden geçemeyeceğiz.

Burjuvazinin devleti ve iktidarının, bize dayattığı gündemleri bu sayı ile birlikte 23 sayı boyunca sıraladık. Soma ve Ermenek madenlerdeki işçi katliamlarından, Emek, Barış ve Demokrasi güçlerinin, 10 Ekim 2015’te Ankara Mitingi’nde Tren Garı önünde 102 canımızı kaybedip, yüzlerce yaralının olduğu bir katliamı yaşadık. Gazetemizin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü yoldaşımız Kemal Tayfun Benol’u da bu katliamla sonsuzluğa uğurladık.

Değerli Politika Okurları;

Yürüyüşümüz, hedeflerimize bağlı olarak elbette eksikliklerimizi de pratiğin içinde ortaya çıkarmaktadır. Nesnel koşullar ve zaman zaman kimi öznel yetersizliklerimizin yaratabileceği tüm olumsuz sonuçları, bugünden ve bilinçle gidermek, bu kara bulutların içinden komünist bir toplumun inşası ve emeğini aynı kanala akıtmak, insan sıcağınızı, emeğinizi, sesleşebilmeyi, bu coğrafyanın her köşesinde soluyabilmeyi, yüreğinize ilişebilmeyi, direnmeyi, grevi, eylemi, sevinci ve öfkeyi özgürce ortaklaştırabileceğimiz bir mecra olabilmeyi ancak sizlerle gerçekleştirebiliriz.

Politika Gazetesi ve okurları olarak;

Bu coğrafyanın başağında saklı buğdayı, üretenden yana, emekçiden, ezilenden, sömürülenden, yaşamı insanca kurmak isteyenlerden yana, umuttan yana, zaferden yana güne ve güneşe çıkartabilmek için, bin yılın türküsünü hep bir ağızdan dillendirebilmek için daha çok büyümeliyiz.


Konuyla ilişkili diğer makaleler